Hangi şehirde yaşadığınızı bilmiyorum ama en azından hayatınızın bir saatini Entel kafede geçirdiğinize eminim. Hatta Entel kafenin doğrudan veya dolaylı olarak size birçok şeyi öğrettiğini söyleyebilirim.”Hadi oradan!” Diyeceksiniz biliyorum, belki fikriniz değişir diye bir örnek vereyim: Mesela gülmenin öğrenilemeyecek bir şey olduğunu Entel kafenin garsonları öğretti bize ve en iyi arkadaşlarımızı orada daha iyi tanıyıp, mekanların insanları nasıl değiştirdiğine şahit olduk. Bu deneyimler sonunda hepimiz hayat hakkında bir şeyler öğrendik ve bunlar cidden önemliydi. Yapmacıklığın, kibarlık zannedildiği bir yerde insan ister istemez kavramlar üzerine düşünmeye başlıyor. İyiyi, kötüyü, olması ve olmaması gereken şeyleri… Soyut kavramlar üzerine kafa yoran çoğu insan bir süre sonra normal olan ama olması gereken gibi olmayan şeylere çok takılıyor. Örneğin bir kafede otururken hemen yan masanızda oturan insanların konuşmaları sizi ilgilendirmemesine rağmen kulak misafiri oluyorsun
Sanat, Edebiyat ve Eleştiri